Türkiye’de önceden Kaç Il Vardı?

Türkiye, coğrafi konumu ve kültürel zenginliği ile dikkat çeken büyük bir ülkedir. Bu ülke, tarihi boyunca birçok değişim ve gelişim yaşamıştır. Bu değişimlerin en önemlilerinden biri, Türkiye’nin idari yapılanması içinde gerçekleşmiştir. Önceden Türkiye’de 81 il bulunmaktaydı. Ancak bu sayı geçmişte daha azdı.

Türkiye’nin idari yapısı, tarih boyunca çeşitli sebeplerle değişiklik göstermiştir. Özellikle Osmanlı İmparatorluğu döneminde vilayet sistemi ile yönetilen ülke, zamanla farklı bölgelere ayrılmıştır. Bu nedenle, Türkiye’deki il sayısı zaman içinde farklılık göstermiştir.

Türkiye’nin idari yapısındaki değişimler, hem coğrafi faktörlerle hem de siyasi gelişmelerle doğrudan ilişkilidir. İllerin sınırları ve sayısı, ülkenin coğrafi yapısı ve nüfus dağılımı gibi faktörlere bağlı olarak belirlenmiştir. Bu yüzden de Türkiye’deki il sayısı zaman içinde artmış veya azalmış olabilir.

Günümüzde Türkiye’de 81 il bulunmaktadır ve her il kendi özel yönetimi ile idare edilmektedir. Bu iller, Türkiye’nin her bir köşesinde farklı kültürleri ve gelenekleri barındırmaktadır. Bu da Türkiye’nin zengin ve çeşitli yapısını ortaya koymaktadır. Türkiye’deki idari yapılanma, ülkenin birlik ve beraberliğini sağlamak amacıyla önemli bir rol oynamaktadır. Bu nedenle Türkiye’deki illerin sayısı ve sınırları, sürekli olarak gözden geçirilerek güncellenmektedir.

Osmanlı döneminde vilayet sistemine göre 19 il

Osmanlı İmparatorluğu döneminde vilayet sistemi, yönetim şeklinin temel taşlarından birini oluşturdu. Bu sistem, devletin idari yapısını düzenlemek ve yönetim kolaylığı sağlamak amacıyla oluşturulmuştu. Osmanlı döneminde vilayetler genellikle eyaletlere bölünmüştü ve her vilayette bir vali görev yapıyordu.

Osmanlı İmparatorluğu’nun vilayet sistemiyle belirlenen 19 il şunlardır:

  • Edirne
  • İstanbul
  • Ankara
  • İzmir
  • Sivas
  • Erzurum
  • Trabzon
  • Halep
  • Diyarbakır
  • Suudiye
  • Yanya
  • Monastır
  • Cisr-i Şarki (Doğu Cisr-i Şam)
  • Cisr-i Garbi (Batı Cisr-i Şam)
  • Şam
  • Cebel-i Lübnan (Lübnan Dağı)
  • Belka
  • Dıraç
  • Sandžak

Bu 19 il, Osmanlı İmparatorluğu’nun idari yapısının temel taşlarından birini oluşturmuştur ve Osmanlı’nın geniş coğrafyasında yönetimi kolaylaştırmıştır.

Cumhuriyet döneminde 1923’te 59 il

Cumhuriyet dönemi Türkiye Cumhuriyeti’nin kurulduğu 29 Ekim 1923 tarihinden başlayarak, günümüze kadar devam eden dönemi ifade eder. Bu dönemde ülke genelinde birçok önemli değişiklik ve gelişme yaşanmıştır. Bu dönemde Türkiye’nin idari birimleri arasında önemli bir değişiklik de gerçekleşmiştir.

1923 yılında Türkiye’de toplamda 59 il bulunmaktaydı. Bu iller arasında bugün de varlığını sürdürenler olduğu gibi zaman içerisinde isimleri veya sınırları değişenler de bulunmaktadır. Türkiye’nin idari yapısının şekillendiği bu dönemde iller büyük önem taşımaktaydı.

  • 1923 yılında 59 il arasında en kalabalık olan il İstanbul’du.
  • Anadolu’nun çeşitli bölgelerinde ise farklı iliş bulunmaktaydı, örneğin Ankara, İzmir, Adana gibi.
  • 1923’te 59 ilin tamamıyla birlikte Türkiye’nin coğrafi yapısı ve nüfusu da büyük ölçüde değişmeye başlamıştı.

Cumhuriyet dönemi Türkiye’nin modernleşme hamlelerinin atıldığı, batılılaşma politikalarının uygulandığı, kadın haklarının ilerletildiği önemli bir dönemdir. 59 ilin oluşturulduğu bu dönemde ülke genelinde büyük bir dönüşüm yaşanmış ve Türkiye’nin bugünkü haline yaklaşmasının temelleri atılmıştır.

1927’de ilçe statüsündeki bazı yerlerin il yapılmasıyla 63 il

1927 yılında Türkiye’de bazı ilçe statüsündeki yerlerin il yapılması sonucunda Türkiye’nin il sayısı 63’e yükseldi. Bu değişiklik, ülkenin idari yapısında önemli bir dönüm noktası olarak kabul edilmektedir. Yeni oluşturulan iller arasında Kastamonu, Niğde, Çanakkale ve Samsun gibi önemli şehirler bulunmaktadır.

Bu değişiklikle birlikte Türkiye’nin coğrafi ve demografik yapısında da önemli değişiklikler yaşandı. Yeni illerin kurulmasıyla birlikte bu bölgelerdeki yerel yönetimlerin güçlenmesi, ekonomik ve sosyal kalkınmaya büyük katkı sağlamıştır. Ayrıca, bu değişiklikler Türkiye’nin iç bölgelerinin daha güçlü bir konuma gelmesini de sağlamıştır.

  • Kastamonu ilinin kurulmasıyla Karadeniz bölgesindeki idari yapı güçlendirilmiştir.
  • Niğde’nin il olmasıyla Orta Anadolu’nun önemi artmıştır.
  • Çanakkale ilinin kurulmasıyla Türkiye’nin Batı Anadolu’daki idari yapısı güçlenmiştir.
  • Samsun’un il olmasıyla Karadeniz bölgesindeki ekonomik potansiyel daha da artmıştır.

1927’de gerçekleşen bu değişiklikler, Türkiye’nin modernleşme sürecinde önemli bir adım olarak kabul edilmektedir. Yeni illerin kurulmasıyla birlikte ülkenin idari yapısı daha da güçlenmiş ve merkezi yönetimin etkinliği artmıştır.

– 1933’te Artvin ve Rize’nin ayrılmasıyla 61 il

1933 yılında Türkiye’nin Artvin ve Rize illeri arasında sınırların belirlenmesi sonucunda iki ayrı il haline geldi. Artvin ve Rize, daha önce birleşik olarak Trabzon iline bağlıydı ancak 1933’te alınan bir kararla Artvin ve Rize illeri ayrılmıştır.

Bu karar Türkiye’nin idari yapılanması açısından önemli bir dönemeç olmuştur. Eklenen bu iki il ile birlikte Türkiye’nin toplam il sayısı 61’e yükselmiştir. Artvin ve Rize, Karadeniz Bölgesi’nin önemli illeri arasında yer almaktadır ve zengin doğal güzelliklere sahiptir.

  • Artvin, tarihi ve kültürel değerleriyle tanınırken; Rize ise çay tarlaları ve yaylalarıyla ünlüdür.
  • Artvin’in doğal güzelliklerinden biri de Kaçkar Dağları’dır ve doğa sporları için ideal bir bölgedir.
  • Rize ise Türkiye’nin çay üretiminin büyük bir kısmını gerçekleştirmektedir ve yöresel lezzetleriyle de bilinmektedir.

Artvin ve Rize’nin ayrılmasıyla birlikte her iki ilin de yönetimi, idari yapılanması ve gelişimi daha etkin bir şekilde gerçekleştirilmiştir. Bu değişiklik, bölge halkı tarafından da olumlu bir karşılık bulmuş ve gelişime ivme kazandırmıştır.

1990’da Ardahan ve Iğdır’ın ayrılmasıyla 73 il

Türkiye, coğrafi ve idari olarak sürekli değişimler yaşamaktadır. Ülkenin sınırları içinde bulunan iller ve illerin sayısı zaman içinde farklılıklar gösterebilmektedir. 1990 yılında Ardahan ve Iğdır illerinin ayrılarak yeni iller haline gelmesiyle Türkiye’nin toplam il sayısı 73’e ulaşmıştır.

Ardahan, Doğu Anadolu Bölgesi’nde yer alan bir ilken Iğdır ise aynı bölgede bulunan bir başka ildir. Bu ayrılma kararı, her iki ilin kendi öz idari yapılarına kavuşmasını sağlamıştır. Ardahan’ın tarihi ve kültürel zenginliklerini daha etkin bir şekilde tanıtabilmesi ve Iğdır’ın kendine özgü gelişim politikalarını uygulayabilmesi açısından önemli bir adım olmuştur.

  • 1990 yılında gerçekleşen bu ayrılma süreci, Türkiye’nin idari yapısında önemli bir dönüm noktası olmuştur.
  • Ardahan ve Iğdır’ın ayrılmasıyla birlikte her iki ilin yönetimi de daha etkin bir şekilde kendilerine odaklanabilmiştir.
  • Her iki il de, kendi potansiyellerini daha iyi değerlendirme ve geliştirme fırsatı bulmuşlardır.

Bu konu Türkiye’de önceden kaç il vardı? hakkındaydı, daha fazla bilgiye ulaşmak için Eskiden Türkiye’de Kaç Il Vardı? sayfasını ziyaret edebilirsiniz.